top of page
SONBAHAR SEVİLMEZMİ.png

SONBAHAR
SEVİLMEZ Mİ?

TÜRKAN KAYFECİ

SONBAHAR SEVİLMEZMİ.png

Çoğu insanın aksine sonbaharı çok severdim ben. Çünkü sonbahar okul demekti, özgürlük demekti, küçücük dünyalarımıza genişlik, ferahlık demekti. Seksenlerde çocuksanız böyleydi, hele de kız çocuğu...

Bu sadece benim için böyle değildi; tüm çocuklar için böyleydi. Kimimizi korumak kimimizi de uzaklaşmayalım diye korkutmak için salmazlardı bir yere. Kiminin ailesi de bağı, bahçeyi, çifti, çubuğu bahane ederdi, o yüzden kimileri başını kaldıramazdı bağdan bahçeden. Tüm hayatımız buydu işte, küçücüktü dünyalarımız! Ve Eylül kurtuluştu, kaçıştı hep! Özgür hissederdik!

Az bir kesim, özellikle de köyleri denize yakın olanlar sevinirlerdi yaz mevsimi geldiğinde. Çünkü onların aileleri yazın çalışmaktan ziyade ailecek vakit geçirip yazın keyfini çıkarırlardı. Oysa benim gibiler ağlardı. Hele ki ilkokulun bittiği o yaz... “Ortaokula gidebilecek miyim?” diye öyle kara kara düşünmüştüm. Hani sonbaharın adıdır; hüzün mevsimi... İşte benim için hüzün mevsimi, o yaz mevsimiydi!

Yazları sevemedim hiç o yüzden. Ondan önce de sevmezdim zaten. Peki şimdi siz söyleyin, böyle bir çocukluk yaşayan sevmez mi sonbaharı?

Belki bu yüzdendir, Eylül'ü çok sevdiğimden; düğün günümün de bir Eylül’e denk gelmesi... Çoğu insan gibi yaz mevsiminde evlenmeyişim...

Ha, alışmadım da değil yaza! Büyüdükçe biraz biraz sevdim yaz mevsimini. Ama sonbahar... Sonbahar benim için hep bambaşka!

bottom of page